Avrupa Çek Cumhuriyeti Gezi Yazıları Prag

Orta Avrupa'nın Gotik Kraliçesi Prag'da Gezilecek Yerler

Prag’ın Baltık Denizi, Kuzey Denizi ve Adriyatik Deniz’ne olan eşit uzaklığı düşünülerek Avrupa’nın kalbi ismi verilmiş. Bana göre ise Prag Avrupa’nın kalbi değil, Avrupalı’nın kalbinde olan bir yer.

Orta Avrupa turu yapmak isteyenler için gidilmesi gereken ilk yerlerden biri Prag. Ancak Prag gezisini diğer Orta Avrupa şehirleri ile bileştiren ikili veya üçlü turlarla birleştiren programlardan uzak durmanızı tavsiye ederim. Çünkü; Hitler’in bile bombalamaya kıyamadığı için İkinci Dünya Savaşında hiç zarar görmeyen Prag’a en az üç gün ayırın.


Kalesi, 10.yy’dan kalma Eski Kenti ve 15.yy’dan kalma Yeni! Kenti, Charles Köprüsü, Astronomi Saati derken Prag’da gezilecek yerler çok. Bu yerler sayesinde Prag bir anda aşık olunacak bir şehir.

Prag’a doğrudan uçak ile gidebilirsiniz. Uçak şehre 20 km uzaktaki Ruzini Havaalanına iniyor. Havaalanından şehre ise otobüs, metro ve tren ile ulaşabilir veya dilerseniz taksi kullanabilirsiniz. Prag’da geçerli para birimi Çek Kronu Bu sebeple yapacağınız ilk iş EURO ile Çek Kronunu değiştirmek olmalı. (Türk Lirasını pek tanımıyorlar dikkat!)  Ancak Prag’ın kötü ünlerinden biri de Döviz Bürosu sahtekârlıkları. Çek Kronu ile Macar Parası olan Forint birbirine çok benzediği için Çek Kronu alıyorum derken bunun onda biri değerindeki Macar parasını alabilirsiniz dikkat edin.
1 EUR, aşağı yukarı 24 Kron ederken 1 TL’de 12 Krona denk. Bu pariteyi özellikle söylüyorum, mağazalarda alışveriş yaparken yanınıza biri gelip 1 EUR için 30 kron teklif edebilir sakın aldanmayın, sahtekarın biridir o.

Prag şehirsel olarak Paris gibi 10 bölüme ayrılmış. Prag 1,Prag 2,Prag 3 …. gibi. Prag 1; en eski şehir. Prag Kalesi, Eski ve Yeni Şehirler,Yahudi Mahallesi gibi görülmesi şart yerler Prag 1’in içinde.  Şehrin merkezinden uzaklaştıkça numaralar da büyüyor. Bu nedenle otel seçerken hangi numara içinde yer aldığına dikkat edin. Biz çok yeni ve teknolojik bir otel olan Clarion Congress Otelinde kaldık. Ancak Prag 9’da olan otelden merkeze otobüsle 20 dk’da ulaşılabiliyordu.

Prag’da gezilecek yerlerin başında Prag Kalesi gelir.

 

Gezinize buradan başlayabilirsiniz. Dünyanın en büyük antik kalesi olarak kabul edilen yapı 570 metre cephesi ile 7,5 dönümlük bir alan üzerine kurulmuştur. Yalnız kale dendiğine bakmayın, bizim kalelerimize hiç benzemiyor bu Orta Avrupa kaleleri.

Daha çok şato gibi. Prag Kalesi’nin içinde “Lesser Town” olarak adlandırılan Hükümet Binaları ve Bakanlıklar var.. Prag’da gezilecek güzel yerlerin içinde olan bu mahallede Birbirinden güzel ve tarihi binaların içinden, bir devleti yönetmek zevk olsa gerek. Her gün binlerce kişinin ziyaret ettiği bu alanın içinde Çek Cumhurbaşkanının elini kolunu sallayıp evinden çıktığını ve halkı selamladığını görüp şaşırabilirsiniz. Kalenin önünde ise iki asker bizdeki Anıtkabir misali hiç hareket etmeden nöbet tutuyor. Bu askerlerin nöbet değişimi merasimi ise izlenmeli.

Prag Kalesini gezdikten ve bol bol manzara ve anı fotoğrafı çektikten sonra ikinci durak Prag’da gezilecek yerler listesi içinde olan St Vitus Katedrali. Dış cephesinde binlerce süsleme ve figür bulunan bu katedralin yapımına 1344 yılında İmparator 4.Charles döneminde başlanmış ve son olarak 1929 yılında tamamlanmıştır.

 

Gotik tarzda inşa edilen ve yapımı 600 yıl süren bu görkemli yapıda Çek Cumhuriyeti’nin başpiskoposu ikamet etmekte ve mezarlığında Çeklerin ve daha doğrusu Bohemya’nın tüm önemli şahıslarının mezarı bulunuyor.

Prag Kalesinden çıkarken Kafka’nın evinin bulunduğu sokağı geçip, daracık sokaklardan aşağıya inip Prag’da gezilecek en güzel yer olan Charles Köprüsüne ulaşılır.

 

Charles Köprüsü, Vltava Nehri üzerinde bulunan onlarca köprüden biri gibi durur uzaktan ama içinden geçtiğinizde bronzdan yapılmış heykelleri ve muhteşem nehir manzarası ile sizi bir başka büyüler.

15yy. sonlarına doğru bitirilmiş bu köprü birçok savaş, direniş, ve doğal afet görmüş olmasına rağmen halen kulesi le dimdik ayakta. Bu köprü’de sağlı sollu birçok heykel gerçekten görülmeye değer.

Charles Köprüsü, araç trafiğine kapalı olduğu için rahat rahat gezip, etraftaki müzisyenleri dinleyebilir, hediyelik eşyalardan alabilirsiniz. Köprünün girişindeki kuleye çıkarak(düşük bir giriş ücreti ile) köprüye ve Prag’ın bir kısmına yukarıdan bakabilirsiniz.

Daha sonra Eski Şehir ve Yeni Şehir olarak adlandırılan merkeze varılır. Burada sayısız tarihi bina ve heykeli görüp bunların nasıl olur da bunca yıl hiç bozulmadan bugüne kadar gelebildiğine hayret edersiniz.

Bu arada soğuk bir mevsimde gitmişseniz, meydanda satılan sıcak şaraplardan tadarak içinizi de ısıtabilirsiniz.

Eski pazar meydanından fayton kiralayp keyifli bir şehir turu yapılabilir.

Prag’da gezilecek yerlerin arasında ve Eski Şehir içerisinde en ilgi çeken yapılardan biri de tarihi Astronomi Saati. 

Anlatılan eski bir efsaneye göre; bu meşhur saati, 15.yy sonlarında Charles Üniversitesi’nde profesör olan Hanus adlı bir mimar yapmıştır. Amacı, Kutna Hora şehrindeki Kemikli Kilise’de olduğu gibi insanlara bir mesaj vermektir. “Herkes bir gün geldiği yere geri dönecek yani elbet bir gün toprakla özleşip ölecek!” Saati yapar yapmaz dünyanın en önemli adamı haline gelir. Kral’dan daha fazla adı duyulmaya başlar çünkü, Avrupa’nın her yerinden insanlar Prag’a sadece ve sadece saati görmeye gelir. Zamanla Hanus’a  başka ülkelerden de teklifler gelir, fakat mimar bu teklifleri reddeder. Zamanla bu teklifler Kral’ın kulağına kadar gider ve Kral, mimarın saati başka bir yere de yapmasını önlemek için onun gözlerine mil çektirir. Kör olan Hanus da kendini saatin mekanizmasına bırakarak intihar eder. Asıl amacı saati bozmaktır, saati bozarak intikamını alır. Saati 50 yıl kadar çalıştıramazlar, daha sonra başka bir saat ustası onarır.

Efsanesi ile ünlü olan bu saat, aslında Güneş’in, Dünya’nın ve Ay’ın konumlarını gösteren astronomik bir saat Saatin dış tarafındaki rakamlar İbranice.  Bu Babil saatini göstermektedir. Mimar Usta, (saati Eski Şehir Meydanı’na yaptığından, meydanın bir paraleli de Yahudi mahallesi olduğundan) Yahudilerin nüfusunun fazla olduğu bir bölgede onları ezmemiş, onlara da bir jest yapmış ve Babil saatini de kendi saatine eklemiş.

Saatin etrafında 4 tane kukla var. Bu kuklalar insanlara neleri yapmamaları gerektiğini anlatıyor.

Soldan en baştaki, elindeki aynayla kendine bakar; “kendini beğenmişliği” sembolize eder. Onun yanındaki kukla, elinde altın torbası olan bir Yahudi’dir; “cimriliği” sembolize eder.

Bir yandaki kukla ise iskelettir; “yaşama karşı isteksizliği” anlatır. Sonuncu kukla, elinde mandoline benzer bir müzik aleti bulunan ve Türk’e benzetilen adam da; “gece hayatına ve sefahate düşkünlüğü” anlatır.Kısacası bu kuklalar, kendini beğenmiş, cimri, yaşama karşı isteksiz ve sefahate düşkün olmayın der.
Saatin altında da insanlara yapmaları gerekenleri anlatan 4 kukla var Bu kuklalar da, bilime, adalete, astronomiye ve eğitime önem verme konusunda bizleri uyarır.

Her saat başı, İsa’nın 12 havarisi de pencerenin önünden geçerek ufak bir gösteri yapar. Horozun ötmesiyle gösteri biter. Her saat başı meydandaki yüzlerce insan bu gösteriyi izlemek fotoğraflamak için bir araya gelir ve tören havası ile geçen birkaç dakikanın ardında kalabalık bir sonraki saate kadar dağılır. Ancak bu kalabalığın arasına karışıp gözü saatte değil de cüzdanınızda olan bol miktarda insan var dikkatli olun.

Akşama ise Vltava Nehri üzerinde yapılan tekne turlarına katılıp akerdeon ile çalışnan Çek şarkıları ve Çek yemekleri ile Slav ırkınıdaha yakından tanıma ve güzel Prag’ın gecesini görme şansını yakalayabilirsiniz.

Nazım Hikmet 1956-1958 yılları arasında Prag’ta yaşamış ve Vltava Nehri kıyısındaki Slavia Kafe’de otururmuş, Bu kafeden Vltava’ya bakmış, martılara ekmek atmış, İstanbul’u özlemiş ve şiirler yazmış.. Nazım Hikmet’in bu halini gören Prag’lı bir ressam onun hüznünden çok etkilenmiş ve şairin bir resmini yapmış. Bu resim şimdi “Kavarna Slavia”nın duvarlarını süslüyor.

Resimde, şairin önünde bir absinth var ve içkiyle aynı renkte bir kadın hayali çizilmiş. Kafede çalışanlar resimdeki kişinin kim olduğunu bilmiyorlar ama bu resmi menülerine dek her yere yerleştirmişler.

Şair, memleketten uzak,
hasretlerle delik deşik,
Eski kentte duruyordu,
meydanlıkta, yapayalnız.
Gotik bir duvar üstünde
Hanuş Ustanın saati
on ikiyi vuruyordu.
Güneşli bir güne özlem..

Güzelliği sebebi ile Hitler’in bile bombalamaya kıyamadığı bu masalsı şehri gezip görüp Nazım gibii bizim gibi siz de aşık  olun.

FOTOĞRAF ALBÜMÜ

 

Aziz Vitus Heykeli
Prag Kalesi Girişi
Kale Önünde Nöbet Tutan Askerler
Yapımı 900 yılda tamamlanan Katedralin içi
Charles Köprüsündeki Heykeller
Prag’ın Kale’den Panoramik Görünümü
Prag’ın sokakları
Pazaryeri Meydanı
Vltava Nehri üzerinde Tekne Turu
Astronomi Saatinin Heykelleri
Nazım Hikmet’in Resmedildiği Düşünülen Tablo

Bir de sizin için kendi ellerimle seçtiğim diğer yazılar var:

  1. Prag Turist Hileleri ve Uzak Durma Yolları
  2. Cesky Krumlov- Prag’ın Küçük Kardeşi

Hakkımızda Eren Evren

Eren Evren, İzmir ve İstanbul'da serbest avukatlık yapmakta ve bir avukatlık ofisini yönetmektedir. Boş zamanlarında gezi yazıları okumakta ve uçak bileti fırsatlarını kovalamaktadır. Bulduğu her fırsatı yurt dışında gezerek değerlendirmektedir.

Web Site Facebook Twitter Instagram Google Plus YouTube

10 Yorum

  1. Yaziniz cok guzel olmus ozellikle saati detaylica anlatmanizi cok sevdim genelde guzel yerleri gordugumuzde hikayesini bilmeyiz ancak bir bina veya heykel hikayesi ile daha guzelEllerinize saglik

  2. Harika bi bilgi paylaşımı olmuş..boyle faydalı bi yazı paylaştığıniz için bizzat yorum bırakmak istedim..teşekkürler

  3. Viyana yazınızda çok güzel 3 günlük bir plan yapmışsınız. Bu şehirde de yapsaydınız tadından yenmezdi 🙂 emeğinize sağlık

    1. Güzel sözleriniz için çok teşekkürler, Prag’a geçtiğimiz ay ikinci defa gittik ve 3 gün kaldık, Umarım fırsat bulacağım ve bu yazıyı ona göre revize edeceğim.

  4. Merhabalar,
    Cok faydali, nokta atışlı bilgiler var sitenizde gercekten. Ellerinize sağlık?
    17-24 Aralık tarihleri arasinda Budapeste-Viyana-Prag turuna katilacagiz. Viyana ile ilgili yazdiklariniz gerçekten cok aydinlatici oldu bizim için. Budapeşte ile ilgili bir yaziniz yok sanırım. Varsa onunla ilgili de tiyolar verirseniz cok sevinirim. Bir de Prag da “nerde ne yenir” ile ilgili tavsiyeleriniz var mıdır?
    Çok teşekkür ederim…

    1. Evet maalesef Budapeşte’ye henüz gidemedik. O yüzden yazım yok. Prag’la ilgili olarak Karlova caddesindeki turist tuzakları olan restoranlardan uzak durun derim. Üzerinde geleneksel çek yemekleri yazan yerlerden uzak durun derim. Bir geceniz varsa Prag’da Jazz Boat var. internet üzerinden önceden rezervasyon yaparsanız çok keyifli bir akşam geçirebilirsiniz. Sadece Restoran olarak da Lokal isimli bir restoran var. Onu öneririm. Geleneksel Çek Yemekleri yaparlar ama turist tuzağı değildir.

Bir cevap bırakın

E-posta adresiniz asla paylaşılmayacaktır.Gerekli alanlar işaretlendi *