Amerika Birleşik Devletleri Gezi Yazıları Washington

Washington Gezi Notları: 5- Washington’da Gezilecek Yerler

İki haftalık Amerika gezimizin son bölümü Washington’du. İki hafta içinde 3 defa saat değişimi, 3 otelde kalma, saatlerce süren uçak yolculuğu ve bunların hepsini 23 aylık bir bebekle gerçekleştirmek bizi çok yormuştu. Son bölüm olarak Washington’u seçme sebebimiz sadece, Türkiye’ye doğru uçak yolculuğu saatini azaltmak içindi. Ama bizim gibi gezgin bir aile gelmişken oturacak değildi tabii ve  Washington’da gezilecek yerleri görmeden dönmek bize yakışmazdı.

Fakat 1 günlük bir sürede Washington’da gezilebilecek tüm yerleri görmek mümkün değildi. Ben de düşük yoğunluklu, az yürümeli ve sakin bir program yaptım. Genellikle National Mall dedikleri dev bir parkta gezip dolaştık. Akşam da yemek yemeğe üniversite bölgesi Georgetown’a gittik.

National Mall;

Ulusal Alışveriş Merkezi diye çevirince bir şey anlaşılmayan ama Washington’a yabancı insanları hayrete düşürecek büyüklükte devasa bir park. Bu parkın doğu ucunda Kongre Binası, Batı Ucunda Lincoln Anıtı, Kuzeyinde Beyaz Saray ve Güneydinde Smitsonian müzeleri var. Baştan başa 4 km civarında ve tamamen yemyeşil bir alan, Washington’da gezilecek yerlerin büyük bir çoğunluğu buırada.

Beyaz Saray;

Beyaz Saray
Beyaz Saray

Washington’da gezilecek yerler listesinin en başına tabii ki herkes Beyaz Saray’ı alacaktır. Gerçi biz koca Amerikan Başkanını saraylara layık görürken, Amerikalılar buraya White House diyerek alçak gönülülük ediyorlar diye düşünürken aslında gerçekten de bırakın bizim Beştepe Sarayı’ını, Avrupa’daki mütevazi emsallerinden bile daha küçük olduğunu görünce hayret ettim.

Beyaz Saray National Mall’ın biraz dışında kalıyor. Smithsonian Müzelerinin arka tarafında yer alıyor. İsterseniz yürürsünüz -ki Washington’da insanın kilometrelerce yol yürümesi lazım- isterseniz tüm metro hatlarında Metro Center durağında inip daha az yürüyebilirsiniz. Daha fazla bilgi için google Maps’e bakın.

Her sıradan fani için Beyaz Saray’ın içine girip gezmek mümkün değil. 6 ay önceden rezervasyon yaptırıp ciddi bir incelemeden geçiyormuşsunuz. Biz tabii ki girmedik böyle bir işe, Parmaklıklar arkasından herkesin yaptığı gibi bir fotoğraf çektirdik. Yeter.

Kongre Binası

Kongre Binası
Kongre Binası

Genelde bilmeyen herkesin, ihtişamı ve görkemi sebebi ile Beyaz Sarayla karıştırdığı, tüm Amerikan filmlerinde Uzaylıların, zombilerin, doğal felaketlerin hedef aldığı bir bina Kongre Merkezi

Kendisi National Mall’ın en doğu ucunda yer alır. genelde National Mall’ın ortasında  başlayan geziler içinde Kongre Binasına yürümek oradan da geriye Lincoln Anıtına yürümek 7-8 km’lik bir parkur gerektirecektir ki bizde o güç olmadığı için Metro ile gitmeye karar verdik.

Tüm metro hatlarının ortak istasyonu olan Federal South durağında inip 500 mt yürüyünce önce National Garden (Ulusal Bahçe) denk geldik. Şansımıza kuruluşunun 10. yıl etkinlikleri varmış, ne var ne yok bir içeri girdik ve tür tür bitkileri, yeşillikleri gezmiş olduk.

National Garden

Oradan Kongre binasına geçtiğimizde binanın üzerindeki heykelin ters durduğunu farkedince arkasında olduğumuzu anladık, yokuş yukarı 300-500 metre yürüyerek Kongre Binasının önüne gelmeyi başardık ve uzun süre çok tanıdık bu yapıp inceledik.

Dileyenler rehberli Kongre Binası turlarına da katılabiliyor. Ama tek günümüz olduğu için vakti çok harcamak istemedik.

Federal Mahkeme ve Ulusal Kütüphane

Kongre Binasının hemen arkasında, yine filmlerden tanıdık gelen Federal Mahkeme binası vardı. Mahkemenin merdivenleri ve ihtişamı, adaletin gücünü hissettiriyor. Nerde bizdeki granit beton yığınları, erde bu binanın estetik yapısı. Ulusal Kütüphane de hemen kongrenin arkasında. Özellikle içine girip kitapları karıştırmak istedim ama vakit yoktu

George Washingon Dikilitaşı

Washington Anıtı

Washington National Mall’da yürürken insan gerçekten de Amerikalıların Kurucu Atalarına ne kadar çok saygı duyduğunu görüyor ve hayret ediyor, Biz bugünlerde Anıtkabir’e çocuk parkı, halı saha vs yapımını tartışırken, Washington, Lincoln, Jefferson gibi ülkenin kurucu babalarına yapılan anıtların haşmeti ama o oranda sükuneti ile insanda farklı bir his uyandırıyor.

Washington Dikilitaş’ı da böyle anıtlardan birisi. Dünyanın en yüksek dikilitaşıymış. Gitmeden önce okuduğum yazıların hepsinde depremde zarar gördüğü, tadilatta olduğu vs yazılırken biz tadilatın sona ermiş halini görme şansına eriştik. Tadilat bittiği için kuleye ziyaretçi de kabul ediyorlar ama bize gelmez onca basamak çıkıp küçücük bir delikten bakmak.

Washington Dikilitaş’ının hemen yan caddesinde Arabından, Yunanına, Meksikalısından Lübnanlı’sına tüm sokak lezzetlerinin satıldığı karavanlarına denk geliyorsunuz. Tavsiyem;öğlen yemeğini buradan alacağınız atıştırmalıklar ile dikilitaşın etrafındaki yemyeşil alanda piknik yaparak geçirmeniz olacaktır.

İkinci Dünya Savaşı Anıtı

İkinci Dünya Savaşı Anıtı

Lincoln Yansıma Havuzunun hemen başlangıcında yer alan bu anıtta bir tarafta Amerika’ya İkinci Dünya Savaşında Avrupa’dan destek veren ülkeler, diğer taraftan da Pasifik Bölgesinden destek veren ülkelerin isimleri yer alıyor ve her taraftan güldür güldür sular akıyor.

Lincoln Anıtı ve Yansıma Havuzu (Reflection Pool)

Reflection Pool

Forrest Gump’ı seyredeniniz varsa, Forest’ın tesadüfen savaş karşıtı bir gösteride yaptığı konuşmayı ve çocukluk arkadaşının uzaklardan gelerek bir havuza girip Forest Forest diye bağırmasını hatırlar sanırım.

İşte Reflection Pool dedikleri havuz bu. Havuzun Lincoln Anıtı tarafına geçip uygun ışığı yakaladığınızda, Washington Dikilitaş’ının tüm heybeti ile havuzda yansıdığını görüp büyüleneceksiniz tabii.

Arka tarafta oturan dev Lincoln, Optimus Prime misali koltuğundan size bakıp ürpertecektir sizi.

Kore Şehitleri Anıtı

Kore Şehitleri Anıtı

İşte tüm gezdiğimiz anıtlar içinde tüylerimizi diken diken eden ender yerlerden birisi de bu. Kore’de prinç tarlasının içinde hareket halindeki bir bölüğün canlandırıldığı bölüm sizi o anlarn içine alıp götürüyor, her an bir yerden Kızıllar çıkabilir aman dikkat.

Not: Anıtta yazdığına göre Kore Savaşında ölen ve yaralanan Amerikalıların sayısı diğer milletlerin çok altında. Ölenle övünülmez ama Kore Savaşını neden Amerika sahiplenir anlamam.

Georgetown

washington-gezilecek-yerler-george-town
Georgetown N Street

Bir gün anıtlar ve yeşil çayırlar arasında geçtikten sonra akşam yapacak en güzel şey, cıvıl cıvıl üniversite bölgesi Gerogetown’a gitmek olsa gerek.

Washington’da gezilecek yerleri araştırırken Georgetown ismini sıklıkla duyar ama bir türlü Georgetown’da gezilecek yerlerin neresi olduğunu anlayamazdım.

National Mall’dan taksi ile 10 dolara Wisconsin Caddesine gelirsiniz. Bir çok blogda Georgetown Limanında aman ne güzel gezdik, o fıskiyeler ne güzeldi vs duyarsınız, inanmayın. pas geçin, gerçekten de bir şey yok.

Wisconsin Caddesi bir noktaya kadar yokuş olduğu için taksiye caddeye girip sizi M caddesinin köşesinde bırakmasını isteyin. İşte gerçek Georgetown burası. M caddesi ile N caddesi arasında 30.sokak ile 33.sokak arasındaki caddelerde gezebilirsiniz. Üniversite gençliğinin takıldığı kafeler, Apple Store başta olmak üzere güzel mağazalar hepsi bu bölgede.

İki katlı Amerikan mimarisi ile yapılan binaların arasında dolaşırken günün nasıl bittiği anlaşılmıyor.

Bizim Washington gezimiz bu şekilde idi. Tabii ki Washington’da gezilecek yerler bunlarla sınırlı değil. Mesela bir Smithsonian Doğa Tarihi Müzesi var ki dillere destanmış yine Havacılık ve Uzay Müzesi, Georgetown Üniversitesi’nin kampüsü, Kongre Binasını içi, Kütüphane vs derken aslında ortalama 3 günde gezilecek bir yer Washington.

 

#gezinafiyetle

Eren Evren

Gezgin Avukat

Hakkımızda Eren Evren

Eren Evren, İzmir ve İstanbul'da serbest avukatlık yapmakta ve bir avukatlık ofisini yönetmektedir. Boş zamanlarında gezi yazıları okumakta ve uçak bileti fırsatlarını kovalamaktadır. Bulduğu her fırsatı yurt dışında gezerek değerlendirmektedir.

Web Site Facebook Twitter Instagram Google Plus YouTube

Bir cevap bırakın

E-posta adresiniz asla paylaşılmayacaktır.Gerekli alanlar işaretlendi *